15 Aralık 2015 Salı

LİMNİ AÇIKLARINDAN KUMKALE’YE (SMETLİVY DESTROYERİ)

LİMNİ AÇIKLARINDAN KUMKALE’YE
(SMETLİVY DESTROYERİ)
Babür Hüseyin ÖZBEK
            Smetlivy adlı 810 bordo numaralı Rus Karadeniz Donanmasına bağlı, güdümlü füzelerle donatılmış bir destroyer. Ege’de Bozcaada’nın karşısında Limni Adası açıklarında demirli. Çanakkale Boğazı’na giriş yapacak. Boğaz trafiğinde 12 saat aşağıdan – yukarıya, 12 saat ise yukarıdan – aşağıya, seyir -  geçiş düzeni var. Yabancı askeri ve yolcu gemilerine ayrıca geçiş üstünlüğü tanınıyor. Suriye’de Tartus Deniz Üssü’nden Türk hududundaki Bayır Bucak Türkmenlerine ateş yağdıran V.Putin’in katliam makinası görevini yaptı, Kırım’a Akyar’a (Sıvastopol) dönüyor.
            Smetlivy, Limni Adası’nın güney – doğusunda, Boğaz girişi Kumkale’nin 35 – 37 d.mili (70 km.) açıklarında bu kadaruzun süre demirde neden, neyi bekliyor, neyi kontrol ve istihbar ediyordu? Bilenler bilmeyenlere anlatsın.
            Günlerden 12 Aralık 2015, sabah 08 03 gibi, Yunan Limni Adası ile Bozcaada arasında direğinde Türk bayrağı dalgalanan mütevazi – orta boy bir balıkçı teknesi o sularda nasibini arıyor. Yakınlarındaki askeri geminin milliyetinden bile habersiz. Her şeyden ürken, adeta dananın altında buzağı arayan Rus muhribi onun yaklaşmasını tehdit olarak görüp ateş açıyor. Arıyor, aranıyor, yeni çar V.Putin’nin direktifleri doğrultusunda bize gemimize, uçağımıza, topraklarında yaşayan T.C. vatandaşlarına mutlak bir ceza kesmek, ağır bir gözdağı vermek istiyor. Bu bir…
            Ertesi gün Odesa’dan kalkan,  gene Türk bayraklı bir ticaret gemisine Karadeniz’in uluslararası sularında; “Rus Çernomomeflegaz Şirketi’ne ait sondaj platformunun naklini engellediği” gerekçesi ile bir Rus askeri gemisi müdahale ediyor, seyrini zora sokuyor, rotasını değiştirmeye zorluyor; sanki eşkıya Karadeniz’de de kol geziyor.
            Gelişmeler iyi değil. Bunlar, “hır çıkarmak isteyen”, yeniden kendini güçlü hisseden kuzey – Rus Emperyalizminin T.C. yi de, Türk Dünyasını da ezmeye yönelik ayak sesleri.
            Duyan, bilen ve fakat Rus deyince kulaklarını tıkayan yazar, politikacı ve kendini entel – aydın zanneden zümreler var. Siz bu toplumdan ayrı mı yaşıyorsunuz? Anadolu insanını anlamaya çalışırsanız onların düşüncelerinin sizden farklı olduğunu göreceksiniz.
YOLDAŞLAR SESSİZ
          Yunan halkı, politikacısı ve denizcisine göre, “Ege bir Yunan iç denizidir.” Konu ile ilgili olarak beş sene önceye gidersek: 22 Ekim 2010’da ılık bir Atina akşamı, Başbakan R.T.Erdoğan, eşi Emine Hanım, Ada Hanım ve Yunan Başbakanı Yorgo Papandreo ile Grand Britanya Oteli’nin balkonundan yemekteler, orada seyrettikleri birkaç adacık ile Ege ‘yi karıştırdıkları sonra anlaşıldı. “Karasularında 12 deniz milini görüşebiliriz…” dedi o gün T.C. Başbakanı.Halbuki Bülent Ulusu 12 Eylül 1981’de başbakan olduğunda verdiği ilk demecinde: “ Ege de 12 mil ilanı Türkiye için harp sebebidir, bizim için kırmızı çizgidir.” demişti. “Uzatmalı amir”, “Bay 28”  Atina’yı Ege’yi bilir, orada ataşelik yaptı, bir de iktidarların dümen suyuna girmese.
            Rus halkına, politikacısına ve Kırım’da Akyar’da (Sıvastopol) Karadeniz Donanması’ndaki denizciye göre, kalın sırmalı amirallerine göre, “Karadeniz bir Rus iç denizidir,”  Bu iddiaya itirazınız mı var, yanlış mı? Gidin, sorun, inceleyin bir bilene sorun, dinledikleriniz sizi şaşırtmasın; maalesef gerçek bu!
            Konuşmalarında, yazılarında, oluşturdukları mantık da, açık veya örtülü kuzey – Rus hayranlığı var. Biz onları anlıyoruz. Fakat ne olursa olsun çünkü onlar sizin için “Yoldaş” Rahmetli Kamuran İnan vefatından önce; “Dünyada en çok hain bizdedir…”   mealinde konuşmuştu. İnanın bugüne kadar ben hep tersini düşündüm ve gene de öyle düşünüyorum. “Yoldaşlar sessiz”, bir şeyler söylüyorlar, ama kendileri bile söylediklerini duymuyorlar. Türk halkı yoldaşları da, yoldaşları sevenleri de ve hatta sempati duyanları da sevmez.
GÜCÜMÜZ NE
          T.C.G.MUAVANET’ i ( DM – 357 ) 2 Ekim 1992’de Ege de,  Saros Körfezi’nde,  U.S.S. Saratoga Uçakgemisi’nin  ( CV – 60 ) Sea Sparrow füzeleri ile vuran Amerikan alçaklığı ne ise, Rus sömürgesi Suriye’nin Tartus Deniz Üssü’nden attığı füzelerle Türkmenleri vuran yoldaş – Rus alçaklığı da odur. Türk milliyetçileri için ana hat, omurga Atatürk’ün söylediği ve gösterdiği yoldur.
            Türk denizciliğinde bir kıpırdanma ve de küçük küçük hamleler var. Bu askerler içinde geçerli, ama işin gerçeği ise halka yönelik aldatmaca. Evet, gemi inşasında 29 - 30 bin çalışan var, bu rakam 100 bin yan sanayi ile bu 130 bine ulaşıyor. Ufaklı büyüklü 77 tersane var. Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri (GİSBİR)  standart sözünü hep tekrar ediyor; zor bir dönemden geçiyoruz. Büyük bir askeri çıkarma gemisini denize indirdik…
            Hepsi iyi güzelde, Ege’de, Karadeniz’de denizde çıkacak bir çatışmada gücümüz, kazanma şansımız ne? Smetlivy muhribi gibi güverteleri kanlı tekneler, Kumkale açıklarında Boğazın ağzında, gene boğazımızı sıkacak, gene balıkçı teknelerimize ateş ederek tehdit edebilecek mi?  
           Gücümüz ne?, 15. 12. 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder